Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

kaşık çatal

См. также в других словарях:

  • çatal bıçak takımı — is. Sofra için gerekli olan çatal, kaşık, bıçak ve diğer servis araçlarının tümü İçinden bir yuvarlak francala, çocuk oyuncaklarını andıran bir çatal bıçak takımı çıkardı. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaşıklık — is., ğı 1) İçine kaşık, çatal, bıçak vb. konulan kap 2) sf. Kaşık yapmaya elverişli Kaşıklık ağaç. 3) sf. Kaşığın alabileceği ölçüde İki kaşıklık reçel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dürümlemek — i Dürüm biçiminde sarmak, kıvırmak Deri gibi sert, yayvan tandır ekmeğine alışmıştı; yer sofrasında bunu kaşık, çatal yerine dürümleyerek kullanmayı beceriyordu. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çırpmak — i, ar 1) Halı, kilim vb. şeyleri hızla ve kesik kesik silkelemek 2) nsz Kanatları hızla ve kesik kesik hareket ettirmek Kanat çırparken birden durulur, suya konarlar. H. Taner 3) İki şeyi birbirine çarpmak Ali Bey ellerini çırptı: Elif Hanım,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kuver — is., Fr. couvert 1) Lokantalarda yemeklerin servisinden önce masaya serilen örtü Çay bahçesinde kuver ücreti olarak bir milyon lira istediler. 2) Bu örtüyle birlikte çatal, bıçak, kaşık, şamdan, tuzluk vb. şeylerin servise sunulmasından dolayı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • servis — is., Fr. service 1) Sofrada hizmet etmekle görevli kimsenin yaptığı iş ve bu işin yapılma biçimi, sofra hizmeti 2) Yemekte gerekli olan tabak, çatal, bıçak, kaşık, peçete vb. şeylerin tümü 3) Bir yönetimde, bir kurum veya kuruluşta, bütünün bir… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tandır ekmeği — is. Tandırda pişirilen ekmek Deri gibi sert, yayvan tandır ekmeğine alışmıştı; yer sofrasında bunu hem kaşık hem çatal yerine dürümleyerek kullanmayı beceriyordu. R. H. Karay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»